Aile

Aile Hayatında Mutluluğun Şifresi

Aile hayatında mutluluğun şifresi; rıza, vefa, sevgi ve sabırdır. Atalarımız gönülden sevince samanlık seyran olur demişlerdir. Önce şunu bilelim. Evlenen iki kişi birbirinin nasibidir. Bu nasip Allah’ın ilminde kesinleşmiş bir takdirdir. Bu nasibe razı olmak imanın gereğidir. Ona helalinden ulaşmak farz olduğu gibi, ulaşınca hakkını korumak da farzdır. Hayırlı eş Allah’ın kuluna özel bir ikramıdır, hayırsız eş ise dünyanın en ağır imtihanıdır. Ailemizin saadeti onu acısıyla birlikte kabul etmeye bağlıdır. Bu işin temeli de rızadır. Ailede mutlu olmak için karı kocanın birbirlerinin her şeyinden hoşlanması gerekmez. Koca hanımının bir huyundan veya durumundan hoşlanmadığı zaman onu hemen gözden ve gönülden çıkarmamalıdır. Kim bilir nefsimizin hoşlanmadığı o durum içinde nice saklı hayırlar vardır. Bu, ileride gözükecektir. Sabredilirse anlaşılır. Ailedeki mutlulukta rıza ve vefa çok önemlidir. Ailesine razı olan rahat eder, vefa gösterenleri de yüce Allah mükafatlandırır. Bir olaya sadece nefis ile değil, aynı zamanda vicdan, akıl, insaf ve sevgi ile de bakmalıdır.

Sevdiğini Kusuru ile Kabullenmek

Sevdiğimizi kusuru ile kabul etmek mutluluk için ilk adımdır. Ayrıca onun yükünü çekmek, sıkıntısına sabretmek, hatasını affetmek, onun için hayır dua etmek iyi geçim için vazgeçilmez şeylerdir. Aslında sevginin zevki de bu çile içinde gizlidir.
Bir ailenin çok basit tartışmalardan dolayı birbirine kızıp küserek hemen boşanmayı düşünmeleri doğru değildir. Bu konuda yüce Allah bütün aile reislerini şöyle uyarmaktadır:

“Kadınlarınızla iyi geçinin. Eğer onlardan hoşlanmazsanız (hemen boşanmaya gitmeyin, sabredin ve şunu bilin) sizin hoşlanmadığınız bir şeyde Allah pek çok hayır yaratır.” (Nisa 4-19)

Aynı şeyler kadından da istenir. Kusursuz dost arayan kimse yalnız kalır. Kusursuz insan nerede? Bir kimsenin iyi hali kötü halinden daha fazla ise o kimse iyi insan kabul edilir ve kusurları affedilir. Yeter ki bu kusurlar Allah’a şirk koşmak ve namusunu kirletmek gibi kusur ve günahlardan olmasın. Bu konuda rahmet peygamberimiz (s.a.v) aile reislerine şu inceliği hatırlatmıştır:

“Kadın aslı itibariyle farklı yapıda yaratılmıştır; Onu sürekli aynı halde tutamazsın. Onunla bulunduğu o halde geçinmeye bak. Yoksa onu istediğim gibi dosdoğru yapayım dersen kırarsın. Onun kırılması boşamaktır.” (Buhari Nikah)

Boşanmadan Sakınmak Gerek

Haksız ve gereksiz yere boşamak ise yüce Allah’ın hiç sevmeyip gazap ettiği bir iştir. Diğer hadiste şöyle buyrulur:

“Mümin erkek bir kusurundan dolayı hemen hanımına kızmasın. Onun bir huyundan hoşlanmazsa hoşlanacağı ve razı olacağı başka bir huyu vardır, ona baksın.” (Müslim)

En geçimsiz insanda bile hoşa gidecek bir taraf bulunur. Kadın veya erkek birbirinin önce iyi taraflarını düşünmelidir. İyi yönüne şükretmeli, kötü yönüne ise sabredip idare yoluna gitmelidir. Eğer bir kadın namus kusuru işlemiyorsa, onun diğer davranış bozukluklarına sabredilmelidir.
Sabır ve idare ahlakına sahip olan kimse, hem emanetine aldığı ailesine iyi davranıp sevap alır hem de çilenin içindeki huzuru yakalamış olur.

Kaynak
Sultan Şeyh Seyyid Muhammed Saki ElhüseyniAile Saadeti

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu